Gebelik Depresyonu ve İlişkili Faktörlerin Değerlendirilmesi


Tezin Türü: Tıpta Uzmanlık

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Dahili Tıp Bilimleri Bölümü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2021

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: Esma Omar

Danışman: Cüneyt Ardıç

Özet:

Giriş: Gebelik depresyonu, hem annenin hem de çocuğun sağlığını etkileyen oldukça sık rastlanan bir ruhsal bozukluktur. Gebelik depresyonu, fetüsü ve annenin iyilik halini olumsuz etkilemesi ve postpartum depresyona zemin hazırlaması nedeniyle üzerinde önemle durulması ve erken tanı koyulup tedavi edilmesi gereken bir sorundur. Çalışmamızda gebelerde depresyon görülme sıklığını ve buna etki eden sosyodemografik ve klinik özellikleri incelenmeyi böylece gebelik depresyonu için riskli grubu erken dönemde belirlemeyi amaçlıyoruz.

Gereç ve Yöntem: Araştırmanın yapısı anket çalışması niteliğindedir. Çalışma 28 Mayıs 2020- 1 Temmuz 2020 tarihleri arasında Rize ili Çayeli ilçesine bağlı 1 nolu Aile sağlığı Merkezine bağlı 6 Aile Hekimliği Birimi’ nde yürütülmüştür. Çalışmanın evrenini Çayeli 1 nolu Aile sağlığı Merkezine bağlı, düzenli gebe takibi yapılan, çalışmaya katılmayı gönüllü olarak kabul eden rastgele seçilen 186 kişi oluşturmuştur.

Bulgular: Çalışmamıza aldığımız gebelerin yaş ortalaması 29,8±5.3 (min:19-maks:43) yıl olup %19,4’ü 35 yaşın üzerindeydi. Araştırmaya dahil edilen gebelerin aylık toplam hane gelir düzeyleri, çalışma durumları ve sigara kullanma durumlarına göre depresyon durumları arasında istatistiksel olarak anlamlı fark saptandı (p<0.05). Ayrıca çalışan gebeler içinde depresyonu olanların yüzdesi çalışmayanlardan anlamlı olarak düşüktü. Buna ek olarak daha önce hiç sigara kullanmayanlar içinde depresyonu olanların yüzdesi gebelik öncesinde ve halen kullananlardan anlamlı olarak düşüktü. Depresyonu olan ve olmayan gebeler arasında gebelik sayısı ve ilk gebeliği olmayan gebelerin yaşayan sayısı açısından istatistiksel olarak anlamlı fark saptandı (sırasıyla p=0.039; p=0.040). Buna ek olarak gebeliğin istenmeme durumuna göre depresyon durumları arasında istatistiksel olarak anlamlı fark saptandı (p=0.014). Gebeliğini istemeyenler içinde gebelik depresyonu olanların yüzdesi isteyenlerden anlamlı olarak yüksekti.

 Sonuç: Çalışmamızda incelediğimiz 186 gebenin;  Beck depresyon ölçeğine göre kesme puanı 17 olarak alındığında, %17.74’ünde depresyon saptanmıştır. Çalışmamızda gebenin çalışma durumu, gelir seviyesi, sigara içme durumu,gebeliğin istememe durumu, gebelik sayısı ve yaşayan çocuk sayısı ile depresyon görülme oranları arasında ilişki saptanmıştır.Araştırma kapsamında incelenen 186 gebenin BDE puanlarına göre %57,0’ında minimal depresif semptom, %25,3’ünde hafif düzeyde, %16,1’inde orta derecede ve %1,6’sında şiddetli düzeyde depresif semptom mevcuttu. Yaptığımız çalışmada gelir düzeyi seviyesi, 35 ve üzeri gebe yaşı ve gebeliğin istenmeme durumuna göre depresyon seviyesi arasında ilişki saptanmıştır.