9. Ulusal Tarım Kongresi , İzmir, Türkiye, 14 - 16 Ekim 2022, cilt.1, sa.1, ss.1
Ülkemizde 1924 yılında çay çalışmaları
başlamış olup, Zihni Derin tarafından Gürcistan’dan getirilen tohumlarla Rize
ve Borçka’da deneme üretimleri yapılmıştır. Ülkemizdeki çayların kökeni
Gürcistan’dan temin edilen Çin çay tipi (Camellia sinensis var. sinensis)
melezleri tohumlarla kurulan bahçelerdir. İlk çay hasadı ve kuru çay üretimi
1938 yılında gerçekleştirilmiş olup, Türkiye’de üretimine başlandığı tarihten
1984 yılına kadar sadece ÇAYKUR tarafından yürütülen çay alım ve üretimi, bu
tarihten sonra özel sektör kuruluşlarına da açılmıştır. Türk çay sektöründe bugün 47’sı Çaykur ve 160’ı özel sektöre ait toplam 207 çay fabrikası bulunmaktadır. Ülkemiz dünyada kişi başına düşen yıllık
4 kg/kişi çay tüketimiyle 1., kuru çay üretiminde 6. ve çay ihracatında ise
31. sıradadır. Türkiye’de 2021 yılı verilerine göre çay üretici sayısı 199645
kişi, çaylık alan 786813 da, çay üretimi 1445180 ton, kuru çay üretimi 287000
ton, ihracatı 4790 ton ve ithalatı 20400 ton olarak gerçekleşmiştir. Çay
üreticisi iller içerisinde Rize 972.324 ton üretim miktarı ile ilk sırada yer
alırken, Rize’yi sırasıyla Trabzon (271.568 ton), Artvin (141.471 ton), Giresun
(32.170 ton), Ordu (152 ton) takip etmektedir. Rize ili yaş çay üretiminin % 63’üne,
çaylık alanların % 65’ine ve çay fabrikalarının % 78’sine sahiptir. Doğu
Karadeniz Bölgesinin çay yetiştiriciliği için uygun iklim, topoğrafya ve toprak
koşullarına sahip olması sonucunda kaliteli bir üretim yapılmakta olup, Türk
Çayı’nda hastalık ve zararlılara karşı kimyasal mücadele yapılmadığı için
pestisit kalıntısı yoktur. Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Çay alanında
ihtisaslaşmasında, özellikle mini çay fabrikasına sahip olan Ziraat
Fakültesinde, çay alanlarından seleksiyonla 2034 genotiple Dünyanın 5. Büyük
Çay Gen havuzu oluşturulması, çayda hasat ile hasat sonrası uygulamalar,
mekanizasyon uygulamaları, toprak özellikleri, budama, gübreleme, mutasyon
ıslahı ve çayda eğitime yönelik birçok proje yürütülmektedir. Ayrıca, yaşlanmış
olan çay bahçelerinin yenilenmesinde geliştirilecek yeni çay çeşitlerinin
kullanılması da ülke çay yetiştiriciliğine katkı sağlayacaktır.