Türkiye Sosyal Hizmet Araştırmaları Dergisi, cilt.1, sa.1, ss.1-20, 2017 (Hakemli Dergi)
Ceza adalet sistemi içinde uygulanan denetimli serbestlik faaliyetleri ağırlıklı olarak yetişkin hükümlülere hizmet vermek üzere kurgulanmıştır. Denetimli serbestlik uygulamasına tabi tutulan çocuk sayısı her geçen gün artsa da, 2015 yılı itibariyle denetimli serbestlikten yararlanan kişilerin sadece %5’i çocuklardan oluşmaktadır. Bu nedenle denetimli serbestlik hizmetleri kapsamında çocuklara yönelik uygulamalar, yetişkinlere hizmet veren sistemden çocukların yararlandırılması şeklinde yürütülmektedir. Ancak çocuklar kendine özgü gelişim özellikleri nedeniyle yetişkinlerden ayrı değerlendirilmesi gereken ve özel gereksinimleri olan bir gruptur. Çocukları yetişkinlerin küçük bir modeli olarak algılama hatası sonucu çocuklar için yapılan uygulamalarda çevresi içinde birey anlayışı doğrultusunda ön değerlendirme yapılmadan, çocuk ve ailenin katılımı sağlanmadan uygulanan programların başarılı olması mümkün görülmemektedir. Denetimli serbestlik uygulamaları her ne kadar ceza adalet sistemi bünyesinde yürütülüyor olsa da özü itibariyle sosyal hizmet müdahalesi gerektiren faaliyetler bütünüdür. Özellikle suça sürüklenen çocuklarla yapılan çalışmalarda sadece çocuğa yönelik iyileştirmeler yapıp, aile, sosyal çevre ve sosyal politika bağlamında planlı değişim süreci başlatılamıyorsa uygulanan programlar yetersiz kalacaktır. Sosyal hizmet, bütüncül bakış açısıyla çocuğa ve sosyal çevresine yönelik mikro, mezzo ve makro düzeyde müdahalelerde bulunmayı öngören programlar sayesinde toplumsal işlevlerini yerine getiremeyen birey ve aileyi güçlendirmeyi hedefler. Bu makalede suça sürüklenen çocuklara yönelik denetimli serbestlik uygulamaları kapsamında sunulan psiko-sosyal hizmetlerin yeniden yapılandırılması konusunda önerilere yer verilmektedir. Sosyal hizmet disiplini açısından çocuğun iyi olma halinin geliştirilmesi için başlatılması gereken planlı değişim sürecinin evreleri örnek vakalar üzerinden değerlendirilmektedir.
Anahtar Sözcükler: Sosyal hizmet müdahalesi, çocuk adalet sistemi, denetimli serbestlik, suça sürüklenen çocuklar
THE IMPORTANCE OF SOCIAL WORK INTERVENTION IN JUVENILE PROBATION
Probation within criminal justice system is predominantly designed to serve for adult prisoners. Although the number of children subjected to probation increases day by day, 5% of the children have benefited from probation by 2015. For this reason, practices towards children within probation are conducted as a system for adults but available also for children. Since each child develops in a unique way and has special needs, he/she should be treated independently of adults. As a result of misperception of children as a younger model of adults, it is almost impossible for children programs to be successful without participation of the child and his/her family; without pre-assessment in line with person-in-environment perspective. Though being managed within criminal justice system, in its essence, probation is kind of practices requiring social work intervention. By not involving his/her family and social environment or not implementing a planned change process in the context of social policy, working only with juvenile delinquents will be inadequate. Social work aims to empower individuals and families who cannot fulfil their social roles thanks to micro, mezzo and macro interventions towards the child and his/her social environment with holistic perspective. This article presents suggestions to reconstruct psycho-social services within juvenile delinquency probation. The phases of planned change process to improve well-being of child in terms of social work is evaluated through sample cases.
Keywords: Social work intervention, child justice system, probation, juvenile delinquency