Biyolojik Ritimler, Uyku Bozuklukları ve Kadın Ruh Sağlığı: Bir Psikiyatri Yatan Hasta Ünitesinden Bulgular


koc a. e., Karatas K. S., Hocaoglu C.

KONURALP TIP DERGİSİ, cilt.17, sa.2, ss.150-158, 2025 (ESCI) identifier identifier

  • Yayın Türü: Makale / Tam Makale
  • Cilt numarası: 17 Sayı: 2
  • Basım Tarihi: 2025
  • Doi Numarası: 10.18521/ktd.1598311
  • Dergi Adı: KONURALP TIP DERGİSİ
  • Derginin Tarandığı İndeksler: Emerging Sources Citation Index (ESCI), TR DİZİN (ULAKBİM)
  • Sayfa Sayıları: ss.150-158
  • Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Amaç: Uyku ve sirkadiyen ritim bozuklukları, nöropsikiyatrik hastalıklarda yaygın olarak görülmekte ve semptom şiddeti, nüks oranları ve tedaviye yanıtsızlık ile ilişkilendirilmektedir. Kadınlar, biyolojik, sosyal ve psikolojik faktörler nedeniyle erkeklere kıyasla daha yüksek oranda uyku bozuklukları yaşamaktadır. Ancak, hastaneye yatırılan kadın psikiyatri hastalarında uyku sorunlarına ilişkin veriler sınırlıdır. Bu çalışma, kadın psikiyatri hastalarının yatış ve taburculuk sırasındaki uyku örüntülerini değerlendirmeyi ve uyku kalitesindeki değişimleri etkileyen faktörleri belirlemeyi amaçlamıştır. Yöntemler: Doksan kadın psikiyatri hastası, yatış ve taburculuk dönemlerinde Pittsburgh Uyku Kalitesi İndeksi, Epworth Uykululuk Ölçeği, İnsomni Şiddeti İndeksi ve Nöropsikiyatride Biyolojik Ritim Değerlendirme Görüşmesi kullanılarak değerlendirilmiştir. Sosyodemografik veriler, psikiyatrik tanılar ve tedavi detayları yapılandırılmış görüşmeler yoluyla toplanmıştır. Veriler SPSS 22.0 kullanılarak analiz edilmiştir. Bulgular: Yatış sırasında hastaların %87,8’i kötü uyku kalitesi bildirmiştir, bu oran taburculukta %63,3’e düşmüştür. İyileşmeye rağmen, önemli ölçüde uyku bozuklukları devam etmiştir. Taburculukta kötü uyku kalitesi, yüksek benzodiazepin kullanımı, işsizlik, ailede uyku bozukluğu öyküsü ve sık hastaneye yatış ile ilişkilendirilmiştir. Psikiyatrik tanılar arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır. Yaş, uyku ilacı kullanımı ile pozitif korelasyon göstermiştir. Sirkadiyen ritim bozuklukları, kötü uyku kalitesi ve artmış insomni şiddeti ile güçlü bir şekilde ilişkilendirilmiştir. Sonuç: Kadın psikiyatri hastalarında uyku bozuklukları tedaviye rağmen devam etmekte ve sosyodemografik, klinik ve sirkadiyen ritim faktörlerinden etkilenmektedir. Biyolojik, psikolojik ve sosyal katkıları hedefleyen, cinsiyete özgü müdahaleler, tedavi sonuçlarını iyileştirebilir, hastaneye yatışları azaltabilir ve psikiyatri servislerindeki hasta bakımını güçlendirebilir.
Objective: Sleep and circadian rhythm disruptions are common in neuropsychiatric disorders, correlating with symptom severity, relapse rates, and poor treatment response. Women experience higher rates of sleep disturbances than men due to biological, social, and psychological factors. However, data on sleep issues in hospitalized female psychiatric patients remain limited. This study assessed sleep patterns in female psychiatric inpatients at admission and discharge and identified factors influencing changes in sleep quality. Methods: Ninety female psychiatric inpatients were evaluated using the Pittsburgh Sleep Quality Index, Epworth Sleepiness Scale, Insomnia Severity Index and Biological Rhythm Interview of Assessment in Neuropsychiatry at both admission and discharge. Sociodemographic data, psychiatric diagnoses, and treatment details were collected through structured interviews. Data were analyzed using SPSS 22.0. Results: At admission, 87.8% of patients reported poor sleep quality, which decreased to 63.3% at discharge. Despite improvement, significant sleep disturbances persisted. Poor sleep quality at discharge was associated with higher benzodiazepine use, unemployment, family history of sleep disorders, and frequent hospitalizations. No significant differences were found across psychiatric diagnoses. Age correlated positively with sleep medication use. Disruptions in circadian rhythms were strongly linked to poorer sleep quality and higher insomnia severity. Conclusion: Sleep disturbances persist in female psychiatric inpatients despite treatment and are influenced by sociodemographic, clinical, and circadian rhythm factors. Targeted, gender-specific interventions addressing biological, psychological, and social contributors, including circadian irregularities, may improve treatment outcomes, reduce hospitalizations, and enhance patient care in psychiatric settings.