İnternational Conference on Global Practice of Multidisciplinsry Scientific Studies -5, Baku, Azerbaycan, 10 Aralık 2023
Aile, çocuğun ilk sosyal ve duygusal çevresidir ve çocuk dünyayı ilk olarak ailenin ilgisi ve
desteği ile keşfeder. Aileye katılan yeni bir kardeş desteğin ve ilginin paylaşılmasına neden
olur. Yeni doğan bebek temel ihtiyaçlarını gidermek için ailesine bağımlı olduğundan zaman
zaman annenin ilgisi yeni doğan bebek üzerine yoğunlaşır. Bu durumda ilgi ve desteği
paylaşılan çocuk yeni doğana karşı kıskançlık davranışları sergiler. Kıskançlık davranışları
yenidoğana ve anneye karşısaldırgan ve tepkisel olabilmektedir. Kardeş kıskançlığı çocuklarda
genellikle 3-6 yaş döneminde görülmektedir. Bu dönemdeki çocuklar gelişimsel olarak
benmerkezci dönemde oldukları için her şeyin sebebinin kendileri ile ilgili olduğunu
düşünürler. Dolayısıyla yeni bir bebeğin dünyaya gelme sebebini ailenin kendisini sevmediği
olarak düşünebilirler. Ayrıca, bu yaş grubu çocukların okul öncesi eğitime başlamasına denk
geldiği için çocuklarda ailenin kendisinden kurtulmak istediğine dair düşünceler ortaya
çıkabilmektedir. Bu araştırmanın amacı annelerin ve çocukların gözünden kardeş
kıskançlığının incelenerek sorunlar ve çözüm stratejilerinin ortaya konmasıdır. Araştırmada
nitel araştırma desenlerinden fenomenoloji (olgubilim) deseni kullanılmıştır. Çalışma
grubunun belirlenmesinde ölçüt örnekleme tekniği kullanılmıştır. Bu bağlamda Rize ilinde 0-
12 ay arası kardeşe sahip olma ölçütünü sağlayan 3-6 yaş grubu sekiz çocuk ve anneleri
çalışma grubunu oluşturmuştur. Araştırmanın verileri anneler ve çocuklarla ayrı oturumlar
şeklinde gerçekleştirilen odak grup görüşmeleri ile elde edilmiştir. Görüşmelerde anneler ve
çocuklar için araştırmacılar tarafından geliştirilen görüşme formları kullanılmıştır. Odak grup
görüşmeleri bir moderatör başkanlığında ve iki gözlemci eşliğinde yürütülmüştür. Anneler ile
yapılan görüşme 60 dakikalık bir oturumda gerçekleştirilmiştir. Annelere öncelikle
araştırmanın amacı açıklanmış, ardından görüşme formunda yer alan sorular sorulmuştur. Veri
kaybını önlemek amacıyla annelerin izni alınarak yanıtları kayıt altına alınmıştır. Çocuklar ile
yapılan görüşme ise ebeveyn onayı alınarak 30 dakikalık bir oturumda gerçekleştirilmiştir.
Çocuklarla tanışmak için buz kırıcı bir oyun oynanmış, ardından görüşme formunda yer alan
sorular sorulmuştur. Araştırmadan elde edilen veriler içerik analizi tekniği ile analiz edilmiştir.
Bu doğrultuda anneler ile yapılan görüşmeler sorunlar ve çözüm stratejileri açısından;
çocuklar ile yapılan görüşmeler ise kardeşlik ve kardeşe uyum bağlamında ele alınmıştır.