Korunan Alanların Deprem Sonrası Risk Yönetimi Sürecinde Kullanılabilirliğinin Değerlendirilmesi: Kahramanmaraş Merkezli Deprem Bölgesi Örneği


Özçelik A. E., Çorbacı Ö. L., Yüksek T., Kurdoğlu O.

Düzce Üniversitesi Orman Fakültesi Ormancılık Dergisi, cilt.19, sa.2, ss.200-225, 2023 (Hakemli Dergi)

  • Yayın Türü: Makale / Tam Makale
  • Cilt numarası: 19 Sayı: 2
  • Basım Tarihi: 2023
  • Dergi Adı: Düzce Üniversitesi Orman Fakültesi Ormancılık Dergisi
  • Derginin Tarandığı İndeksler: CAB Abstracts, TR DİZİN (ULAKBİM), Index Copernicus
  • Sayfa Sayıları: ss.200-225
  • Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Ülkemiz arazilerinin büyük kısmı yapısı itibariyle deprem duyarlılığı yüksek alanlardan oluşmaktadır. Bu nedenle deprem anına ve sonrasında ülkemiz genelinde bulunan her türlü araziler kullanılarak depremin oluşturduğu zararların azaltılabilmesi büyük önem taşımaktadır. Bu çalışmanın amacı; Kahramanmaraş merkezli depremden etkilenen 10 ilde bulunan mevcut korunan alanların tespit edilmesi, deprem anında, sonrasında korunan alanların kullanılabilirliğinin değerlendirilmesi ve bu doğrultuda alınabilecek önlemlerin ortaya konulmasıdır. Bu amaçla araştırma alanında farklı nitelikte koruma statüsüne sahip olan korunan alanların (Milli park, tabiat parkı, tabiat anıtı, sulak alan, doğal sit alanı ve kent ormanı) tespiti ve harita tabanlı tüm uygulamaları ArcGIS yazılımı ile gerçekleştirilmiştir. Korunan alanlar, Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü verilerine göre tespit edilmiştir. Araştırma sonucunda farklı deprem duyarlılık sınıflarına göre 25 adet (%37,31) tabiat parkı, 17 Adet (25,37) doğal sit alanı, 14 adet (20,90) kent ormanı, 7 adet (10,45) sulak alan ve 4 adet (% 5,97) milli park (toplam 67 adet korunan alan) olduğu tespit edilmiştir. Korunan alanların %71,65’i deprem duyarlılık seviyesi yüksek (DDS: 3-5) olan alanlar üzerindedir. Deprem anında ve sonrasında korunan alanlardan nasıl yararlanılabileceği konusunun tartışılması, gerekli yasal düzenlemelerin ve planlamaların yapılması deprem anında ve sonrasında yapılması gereken işlerin daha hızlı ve daha kolay yapılmasına ve deprem sonrasında oluşan olumsuz etkilerin azaltılmasına katkı sağlayabilir.

Abstract Most of Türkiye's land consists of areas with high earthquake sensitivity due to its structure. For this reason, it is of great importance to reduce the damages caused by the earthquake by using all kinds of lands throughout our country during and after the earthquake. The aim of this study is to identify existing protected areas in 10 provinces affected by the earthquake, centered in Kahramanmaraş, to evaluate the usability of protected areas during and after the earthquake, and to reveal the measures that can be taken in this direction. For this purpose, the detection of protected areas with different protection status (national park, natural park, natural monument, wetland, natural protected area and urban forest) in the research area and all map-based applications were carried out with ArcGIS software. Protected areas were determined according to the data of the Ministry of Agriculture and Forestry, General Directorate of Nature Conservation and National Parks. As a result of the research, 25 (37.31%) nature parks, 17 (25.37) natural protected areas, 14 (20.90) urban forests, 7 (10.45) wetlands and 4 national parks (totally 67 protected areas) has been identified according to different earthquake susceptibility classes. 71.65% of the protected areas are on areas with a high earthquake susceptibility level (ESL: 3-5). Discussing how to benefit from protected areas during and after an earthquake, making the necessary legal regulations and planning can contribute to faster and easier work to be done and to reduce the negative effects after the earthquake.