Radyasyon Maruziyeti, Sema Rakıcı, Editör, Akademisyen Yayınevi Kitabevi, Ankara, ss.325-336, 2022
Baş boyun kanserleri, her bir vakayı ve ilgili tedavi
seçeneklerini değerlendirmek için multidisipliner
bir ekibin katılımını gerektiren karmaşık bir hastalık grubunu temsil eder. Bu nedenle, tedavide
otolaringologların dışında radyasyon onkologları,
medikal onkologlar, rekonstrüktif cerrahlar, radyologlar ve patolologların da yer aldığı multidispliner
bir takım rol oynar. Bu takıma diş hekimleri, konuşma ve işitme terapistleri, diyetisyenler ve psikologlar gibi diğer branşlar da bazı durumlarda dahil
edilebilir.
Her hasta için tedavi seçimi, hastalığın tipi,
evresi ve yeri, hastanın performans durumu, olası yan etkiler ve hasta tercihi gibi birçok faktöre
bağlıdır. Tümörün ortadan kaldırılması tedavinin
birincil amacı olmasına rağmen, komşu organ ve
dokuların işlevini korumanın hem fizyolojik hem
de sosyal açıdan neredeyse eşit derecede önemli olduğunu bilmek önemlidir. Bu, nispeten küçük
bir alanda, kritik organlar, kan damarları ve sinir
sistemi yollarına bitişik bir anatomik bölgede ortaya çıkan ve hasar gördüğünde ciddi yan etkilere
yol açabilecek baş boyun kanserleri için özellikle
önemli bir husustur. Bu nedenle, tümör tedavisini
normal doku komplikasyonlarına karşı dengelemek için, mevcut tüm ana tedavi yaklaşımları, yani
cerrahi, radyasyon tedavisi, kemoterapi ve hedefe
yönelik tedaviler, baş boyun kanserleri için tek başına veya çeşitli kombinasyonlar halinde düşünülür