Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi 2. Ulusal Öğrenci Kongresi, Rize, Türkiye, 3 - 04 Mayıs 2024, ss.30-31
Amaç: Serbest
dişeti grefti (SDG), Björn tarafından tanımlanan ve keratinize dişeti
miktarının arttırılması, kök yüzeyinin kapatılması, yüksek frenulum etkisinin
kaldırılması ve hastanın oral hijyenini rahatlıkla sağlayabilmesi amacıyla
kullanılan bir tedavi yöntemidir. Serbest dişeti grefti ile ortalama kök
kapanma yüzdesi %11-100 arasında değişebilmektedir. Bu vakada da çekilme,
yüksek oranda kapatılmış ve başarılı bir tedavi sağlanmıştır.
Vaka: Sistemik olarak sağlıklı olan 23 yaşındaki kadın
hasta kliniğimize dişeti çekilmesi şikayeti ile başvurdu. Yapılan klinik ve
radyolojik muayene sonucunda hastanın 41 numaralı dişinde Miller I dişeti
çekilmesi olduğu görüldü. Diştaşı temizliği ve kök yüzeyi düzleştirme işleminin
ardından ilgili dişe kök kapama tedavisi için periodontal cerrahi planlandı. İlgili
diş ve sağ damak bölgesine lokal infiltrasyon anestezisi yapıldı. 41 no.lu
dişin mine-sement sınırından mezial ve distale uzanan iki yatay insizyon ve
sulkuler insizyon yapıldı. Mukogingival birleşimin apikalinde alıcı bölgenin
insizyonu tamamlandı. Periost elevatörü ile yarım kalınlık flep kaldırıldı.
Flep 5/0 rezorbe sütur ile periosta dikildi. Papiller dişeti deepitelize
edildi. 3-4 no.lu küretle kök yüzeyi düzleştirilmesi yapıldı. Damaktan 0.5 cm
genişliğinde, 1 cm uzunluğunda greft elde edildi. Elde edilen greft alıcı
bölgeye mine-sement sınırında yerleştirildi ve 5/0 rezorbe basit süturlarla ve
askı süturla sabitlendi. Greft üzerine folyo ve periodontal pat konuldu.
Sonuç: Bu vakada, keratinize doku kazancı, dişeti
çekilme miktarındaki azalma ve ortalama kök kapanma miktarı (%90) açısından SDG
başarılı bulunmuştur. Ayrıca, hasta bu sayede plak kontrolünü de etkin bir
şekilde sağlamıştır.
Anahtar Kelimeler: dişeti çekilmesi, serbest dişeti grefti, periodontal
cerrahi
Objective: Free gingival graft (FGG) is a treatment method
defined by Björn and used to increase the amount of keratinized gingiva, cover
the root surface, remove the high frenulum effect and enable the patient to
easily maintain oral hygiene. The average root coverage percentage with free
gingival graft can vary between 11-100%. In this case, the gingival recession
was closed to a high extent and a successful treatment was achieved.
Case: A systemically healthy 23-year-old female patient
applied to our clinic with a complaint of gingival recession. As a result of
the clinical and radiological examination, it was observed that the patient had
Miller I gingival recession in tooth number 41. After scaling and root planing,
periodontal surgery was planned for root closure treatment for the relevant
tooth. Local infiltration anesthesia was applied to the relevant tooth and
right palate area. Two horizontal incisions and a sulcular incision were made
extending mesially and distally from the cemento-enamel junction of tooth
number 41. The incision of the recipient site was completed apically to the
mucogingival junction. A half-thickness flap was elevated with a periosteal
elevator. The flap was sutured to the periosteum with 5/0 absorbable suture. The
papillary gingiva was deepithelised. Root surface was performed with curette no
3-4. A graft of 0.5 cm wide and 1 cm long was obtained from the palate. The
resulting graft was placed in the recipient area at the cemento-enamel junction
and fixed with 5/0 resorbable simple and suspension sutures. Foil and
periodontal paste were placed on the graft.
Conclusion: In this case, FGG was found successful in terms of
keratinized tissue gain, reduction in the amount of gingival recession, and
average root coverage (90%). In addition, the patient thus effectively achieved
plaque control.
Keywords:
free
gingival graft, gingival
recession, periodontal surgery