İdari para cezaları ve idari tedbirlerden oluşan kolluk yaptırımı işlemleri birer idari işlemdir. İdari işlem olmalarından dolayı hukuka uygunluk karinesinden yararlanırlar. Tedip etme, cezalandırma özelliği sebebiyle masumiyet karinesinden de yararlanabiliyor olmaları gerekir. Fakat bu iki karine bir arada olamaz. Yürütmenin durdurulması müessesesi de bu karineler bakımından önem arz etmektedir. Türk hukukunda kolluk yaptırımlarının bir kısmının yargısal denetimi idari yargıda diğer kısmının adli yargıda yapılmaktadır. Davanın açılması durumunda işlemin icra edilip edilemeyeceği yargısal denetimi adli ve idari yargıda görülen kolluk yaptırımı işlemlerinde farklı düzenlenmiştir. Çalışmada bütün bu hususlar göz önünde bulundurularak kolluk yaptırımı işlemlerinde masumiyet karinesi ve hukuka uygunluk karinesi çakışması konusu ele alınmış ve çözüm önerileri getirilmiştir.
Misdemeanor sanctions consisting of administrative fines and administrative measures are administrative acts. Since they are administrative acts, they benefit from the presumption of lawfulness. They should also be able to benefit from the presumption of innocence due to their ability to punish. However, these two presumptions cannot coexist. The issue of stay order is also important in terms of these presumptions. In Turkish law, some of the misdemeanor sanctions are judicially reviewed by the administrative jurisdiction and some by the ordinary jurisdiction. In the event that a lawsuit is filed, whether the transaction can be enforced or not is regulated differently in misdemeanor sanction transactions that are judicially reviewed in the judicial and administrative judiciary. In this study, taking all these issues into consideration, the issue of the presumption of innocence and the presumption of lawfulness in misdemeanor sanction proceedings has been addressed and solutions have been proposed.
