in: Turizm İşletmelerinde Liderlik, Eren ERKILIÇ,Fazıl KAYA, Editor, Detay Yayıncılık, Ankara, pp.245-260, 2021
Son yüzyılda gerçekleşen gelişmeler insan hayatını önemli
derecede değiştirmiştir. Yaşanan değişim, bilgi iletişim teknolojilerindeki
gelişmelerle, kürenin dört bir yanına çok hızlı ulaşmaktadır. Bugün insan
yaşamında her şeye hız hâkimdir. Bu hızlı sistem yaşamın her alanına yansımakta
ve tüm sistemlerdeki dinamikleri etkilemektedir. Bu dinamiklerden en çok
etkilenen insanlardır. Çünkü her türlü bilgi ve veriye çok hızlı bir şekilde
ulaşmak, tatmin süresini kısaltmaktadır. Her şeyi daha kısa sürede tüketen
insan aynı zamanda çok kısa sürelere çok fazla iş sığdırmak durumundadır. Buda
insanlar üzerinde stres ve baskı yaratmaktadır. İnsanlar gibi örgütler de bu
hız ve hızın oluşturduğu dinamiklerden etkilenmektedir. Çünkü örgütler dış
çevredeki değişikliklere ayak uydurarak varlıklarını devam ettirebilmektedir.
Örgütlerin en önemli, en zor bulunan ve en maliyetli olan üretim faktörü olarak
değerlendirilen işgörenler ise örgütlerin değişen sisteme ayak uydurması için
kilit rol oynamaktadır. Bu bağlamda işgörenlerin performansını ve tatminini
arttıracağı ön görülen farklı liderlik türleri mevcuttur. Bu liderlik
türlerinden bir tanesi de ruhsal liderliktir.
Ruhsal liderler kendileri ve takipçileri için ilham
verici bir vizyonla ortak hedefe ulaşacak yönü belirleme yeteneğine sahiptir.
Ruhsal liderlikte bütüncül bir anlayış hâkimdir. Buradaki bütünlük; işgörenleri
tüm ihtiyaç ve özellikleriyle bütün olarak kabul etmek ve daha anlamlı
çıktılarla örgütsel bağlılığı ve bütünleşmeyi sağlamayı ifade etmektedir. Sözü
geçen hususlar hizmet endüstrilerinden birisi olan turizm için daha hassas
konumdadır. Çünkü turizm endüstrisinde insan faktörü sürecin temelini
oluşturmaktadır. Dolayısıyla örgütsel amaçlara ulaşmaktaki kilit aktör insan kaynağıdır.
Örgütlerin en önemli sermayeleri olarak değerlendirilen insan kaynağından en
yüksek düzeyde yararlanılması için ise işgörenlerin her yönden desteklenmesi ve
tüm ihtiyaçlarının karşılanması gerekir. Böylece örgütlerde sürdürülebilir bir
yapı ve örgüt paydaşları arasında sürdürülebilir iletişim sağlanmış olur. İş
görenlerin diğer ihtiyaçları yanında ruhsal ihtiyaçlarının da dikkate alındığı
ruhsal liderlik yaklaşımı özellikle turizm endüstrisinde işgören dostu bir
çalışma ortamı oluşturulmasına ve işgörenler arasında sürdürülebilir iletişimin
desteklenmesine yardımcı olabilecektir. Ruhsal liderlik yaklaşımı turizm
işletmelerinde değer yönelimi ile topluluk olma hissini yükselteceğinden,
çalışma ortamında sevgi, şefkat ve empatiyi teşvik edecek buda işbirliği
kurmayı sağlayacaktır. Böylece örgütsel hedeflere ulaşılacak ve örgütsel
düzeyde sürdürülebilirlik sağlanacaktır.
Bu çalışmada öncelikle ruhsal liderlik kavramı
açıklanmıştır. Ardından ruhsal liderlik kavramının temel felsefesinin ortaya
konabilmesi için, ruhsal liderlik ile ilgili teorilere yer verilmiştir.
Akabinde bu teorilerin ışığında işyeri ruhsallığı kavramına değinilmiştir. Son
olarak ruhsal liderlik kavramı turizm işletmeleri özelinde değerlendirilmiş ve
konu ile ilgili sonuç ve değerlendirmeler ifade edilmiştir.