Culture and Civilization, cilt.1, sa.5, ss.22-32, 2023 (Hakemli Dergi)
Fıkra; geçmişten günümüze daha çok sözlü geleneğin aktarımıyla gelen ve konusunu yaşanmış
ya da yaşanması muhtemel olaylardan alan kısa ve yoğun bir anlatıma sahip bir halk edebiyatı
türüdür. Fıkraların en önemli özelliği insana ait toplumsal kusurlara, günlük hayatta ortaya çıkan
gülünç olaylara, çarpıklıklara ve karşıtlıklara dikkat çekmesidir. Toplumun sosyal, kültürel, maddi ve
manevi değerlerini yansıtan önemli halk anlatılarından olan fıkraların, Türk halkının olaylar karşısındaki tutum, düşünce ve davranışlarını ortaya koymada önemli bir işlevi vardır. Stith Thompson’un
“metin önemlidir, fakat bağlamsız metin ölüdür” fikrinden hareketle yola çıkılan bu çalışmada fıkra
anlatılarında bağlamın önemi Rize fıkralarından örneklerle ifade edilmeye çalışılmıştır.
Anecdotes are a type of folk literature that has lived through the oral tradition from the past to
the present and has a short and intense narrative that takes its subject from lived or probable
events. The most important feature of the anecdotes is that they draw attention to the social
flaws of human beings, the ridiculous events that occur in daily life, the distortions, and contradictions. Anecdotes, which are one of the most important folk narratives reflecting the social,
cultural, material, and spiritual values of the society, have an important function in revealing the
attitudes, thoughts, and behaviors of the Turkish people against the events. In this study, which
is based on Stith Thompson’s idea that “text is important, but text without context is dead,” the
importance of context in anecdotal narratives has been tried to be expressed with examples from
Rize anecdotes.