II. Uluslararası Dede Korkut Eğitim Araştırmaları Kongresi, Bayburt, Türkiye, 3 - 05 Ekim 2024, ss.337-338, (Özet Bildiri)
Yazım, bir dilin belirli kurallar çerçevesinde yazıya geçirilmesidir. Temel amacı, dildeki düzeni sağlamak olan bu kurallar sistemi, uzun yıllara dayanan gelenekleşmiş biçimlerin kullanımını temel alır. Bu süreçte dil kullanıcılarının uygulamada karşılaştıkları yazım güçlükleri, düzenin işleyişinde karmaşa yaşanmasına yol açar. Bu bağlamda Türkiye’de 2023 yılı Temmuz ayında Türk Dil Kurumu tarafından Türkçe Sözlük’ün 12. baskısı, Yazım Kılavuzu’nun da 27. baskısı gerçekleştirilerek toplam 18 kelime ve deyimin yazımında değişiklik yapılmıştır. Söz konusu değişiklikler hakkında eğitimcilerin ve özelikle dil eğitimcilerinin bakış açılarının bilinmesinde çeşitli yararlar görülmektedir. Bu açıdan araştırmanın amacı, Türkçe/Türk dili ve edebiyatı öğretmenlerinin yazımı değiştirilen kelimelere yönelik görüşlerini incelemektir. Nitel araştırma yaklaşımına göre yürütülen araştırmada olgubilim deseni kullanılarak veriler, anket yoluyla Google Forms üzerinden elde edilmiştir. Araştırmanın katılımcıları, Türkiye’de MEB’e bağlı ortaokul ve liselerde görev yapan Türkçe/Türk dili ve edebiyatı öğretmenleridir. Katılımcılardan toplanan veriler, betimsel analizle çözümlenmiştir. Araştırmanın sonuçlarına göre katılımcıların çoğunluğu, yazımı değiştirilen kelimeler arasında bulunan ve güncel biçimleri “ak zambak”, “boy pos”, “horon tepmek”, “küme düşmek”, “pileli”, “ünvan”, “yakantop”, “yeşil biber”, “yeşil soğan”, “yeşil zeytin” ve “yörük” olan kelimelerdeki değişiklikleri yüksek oranda yerinde bulmaktadır. Buna karşılık katılımcıların özellikle “akçaarmut”, “hasır altı”, kayyım” ve “Marmaraereğlisi” kelimelerinin güncel biçimlerini yerinde bulmadıkları; sözü edilen kelimeler dışında kalan “çi börek”, “Doğubayazıt”, “sultanefendi” kelimelerinin güncel biçimlerini yerinde bulma konusunda ise birbirine yakın oranda görüş bildirdikleri belirlenmiştir. Bu belirlemeler, katılımcıların yazımı değiştirilen kelimelerin yarısından fazlasının güncel biçimlerini doğru olarak kabul ettikleri sonucunu ortaya çıkarmaktadır.