in: Kamu Yönetimi Bakımından Yerel ve Küresel Ölçekte Düşünceler ve Kurumlar, Şahin Karwabulut, Editor, Gazi Kitabevi, Ankara, pp.49-64, 2021
Kent yapıları incelendiğinde, İslam kentlerinin cami ve cemaat merkezli
bir mekan tasavvuru içerdiğini görürüz. Buhara’dan Basra’ya, Kufe’den Bağdat’a
ve diğer İslami kent yapılarına bakıldığında cami merkezli bir toplumsal
bütünleşme dikkat çekmektedir. Kentin tüm ana yolları camiye veya cami
etrafında yapılaşan ticaret merkezlerine veya ilim meclislerine çıkmaktadır. İslam
inancı gereği inanan insanlara “ölümden sonraki yaşamın varlığının her an
akılda olması ve ahiret gününde hesaba çekileceğini bilerek, hayat nizamını
buna göre düzenlemesi” için mezarlıklar da şehir merkezine yakın yerlere yapılmaktadır.
Mahalle ve cemaat bilinci, Batıdaki kent modellerinden farklı olarak organik
insan ilişkilerinin sürdürülebilir olması için önemli bir yere sahiptir. Bu
yapının aksine, küresel kentler ise; ekonomi politiğini dış pazara yönelik
oluşturan, küresel ekonomik pazardaki ticari faaliyetlerin merkezi konumunda
bulunan ve yine bu pazardaki gerek ithalat gerekse ihracat alanındaki tüm
ticari eylemleri yönlendiren ve kontrol eden, özellikle teknolojik olarak yeni
ortaya çıkan ticari ürün ve hizmetlerin fuar gibi organizasyonlar aracılığıyla
takdiminin yapıldığı, genellikle dikey yapılaşma eğilimi göstermesi dolayısıyla
devasa gökdelenlerin ve ticaret merkezlerinin yer aldığı, nüfusunun oldukça
yoğun fakat toplumsal bağın son derece zayıf olduğu mekanlardır.
20. YY ile birlikte siyasetten ekonomiye, toplumsal dinamiklerden kültürel değerlere, mekan algısından zaman mefhumuna kadar bir çok alanda yaşanan değişim ve dönüşümden kentlerin yapısı da etkilenmiştir. Literatürde “zaman-mekan sıkışması” olarak nitelendirilen bu süreç karşısında İslam kentlerinin yapısal ve sosyolojik değişimleri de göze çarpmaktadır. Kentler, özellikle ekonomik alanda diğer kentlerle yarışabilmek için, kendine münhasır kültür ve medeniyet yapı taşlarından vazgeçerek, geleneksel şehir ve şehirleşme metotlarını konjonktüre uyarlamak durumunda kalmıştır. İslam coğrafyasında yer alan ülkeler de 1400 yıl boyunca üzerine inşa edilen İslami kent modelini küresel kent modeli ile harmanlayarak “Küresel İslam Kenti” modeli kurmaya çalışmışlardır.
Bu çalışmada İslam kenti kavram ve özellikleri ile küresel kent kavram ve
özellikleri açıklanarak, iki kavramın sentez edilmesiyle ulaşılan “Küresel
İslam Kenti” kavramı incelenmiştir.